- Beni özlüyormuşsun öyle diyorlar
- They say you miss me
- Kıs kıs gülüyormuş tuzak kuranlar
- Those who set treaps are giggling
- Sense besleyerek yalnızlığını
- And you, feeding your loneliness
- Kabul ediyormuşsun aldattığını
- You confess in your cheating
-
-
- Beni soracak olursan hayli kırgınım
- If you'll ask me, I'm really upset
- Kırgınlık bir yana bir de şaşkınım
- Upset and shocked
- Tek tek anlayarak hatalarımı
- Realizing my mistakes one by one
- Sevmeye çalışıyorum yalnızlığımı
- I'm trying to love my loneliness
-
-
- İşte ben böyle bir hal içindeyim
- And here I am, in this condition
- Aslında derin keder içindeyim
- Basically, in a deep sorrow
- Bazen bilmeyerek ne yaptığımı
- Sometimes, not knowing what I ddi
- İyi kötü güzel çirkin her biçimdeyim
- I'm in every form - good, bad, beautiful, ugly
- Bazen isyan edip yalnızlığıma
- Sometimes, rebelling against my loneliness
- Sana karşı ince bir sitem içindeyim
- I'm reproaching you a bit